Ana içeriğe atla

ANLAYANA...

....Uzun zaman olmuş kendime dönüp bakmayalı.Kendime gelmem uzun zaman aldı tabi haliyle.Fazlalıklarından sıkıntılarından silkin, kendine yeni hedefler belirle, elinde var olanlarla yetinmeyi ve mutlu olmayı bil, senden başka bir tane daha olmadığını kabul et, kısa ve öz dostluklar biriktir, değerini bilene değer ver bilmeyene yol ver, yeni bir hobi edin, mutluluğa da mutsuzluğa da fazla takılıp kalma, duygularını ifade etmekte geç kalma.....ve yazmaya vaktimin yetmeyeceği daha birçok şey...
   Üç dakika beş dakika geçsin diye saniyeleri sayarsın bazen.Bazen de tam tersidir.O an zaman dursun hiç bitmesin.Hayat böyledir işte bazen.Hayat; bir düzünü gösterir yüzünün bir de tersini.Sen bilirsin ki her ikiside seçenek değildir aslında senin için.Hep üçüncü bir seçenek, çıkış kapısı arar insanoğlu.Hep sapak yollara sapmaya, yaban bahçelerine girmeye, kendine acılar çektirip yeni yeni çıkış yolları aramaya, gül bahçelerinde dikenlere batarak kendi hayat kitabını yazmakta ısrarlı.Herkesin tecrübesi, tavsiyesi kendisine diyerekten gözün kapalı atla bakalım hayat denizine.Cesaret de senin korkuların da.Kendi gözünle gör, kendi kulağınla duy her şeyi.Gerçekten hayata ne kadar yakın olursan bilirsin ki kazandıklarında kaybettiklerinde o kadar gerçek.Kendi yaşamadığın bir şeyi başkalarının sana anlatmasıyla kendi hayatına nasıl yorumlayabilirsin.En iyisi her şeyi sen kendin yap, gör, kabul et, kabul etme.Sonunda da yaptıklarınla ne halin varsa gör...

            Ufak bir muhtelif zamana sıkıştırılmış duygular yumağı parmaklarımdan dökülenler...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Başlangıç....

  Nerden başlasam nerden başlasam diye düşünürken başla bir yerdende nerden başlarsan başla dedim sonunda kendime artık.İnsanın kendisini iyi hissetmesi için ne gerekiyorsa onu yapmalı diye düşünüyorum.Tabi ki mecburiyetleri yok sayarak değil..:))İçimizde saklı kalanları söylemek için bazı şeyler araçtır hayatımızda.Önemli olan bizim bu araçları, imkanları kendimiz için etrafımızdakiler için en iyi şekilde kullanmak.Herkesin bir amacı, hayat felsefesi olmalı şu hayatta...Benim savunduğum en önemli düşünce; mutlaka her insandan birşey öğrenmeli ve aynı şekilde öğretmeliyiz.Bilgi, hepimizin bildiği gibi sonsuz bu evrende ve ne güzel ki sonu da yok...En cahil insandan bile bir şey öğreniyoruz şu hayatta:Cahil Olmamayı...Umarım bu vesile ile tanışırsak sizinle birbirimizin hayatına yeni anlamlar yeni bilgiler katmak dileğiyle....MERHABA...:))))

HAYATIMIZDAKİ DOĞRULAR...

Amerika'nın en etkili kadınlarından Oprah Winfrey'e doğruluğundan emin olduğun şeyler nedir diye sormuşlar. O da emin olduğu 20 şeyi sıralamış: 1.Ektiğin kadar biçersin.Emeğin mutlaka sana aynı oranda geri döner. 2.Kendi hikayeni kendin yaz.Kimse senin senaryonu yazmasın. 3.Geçmişte birinin sana yaptığı bir kötülüğün, bugün hiçbir gücü yoktur.Ancak sen o gücü verirsen olur. 4.İnsanlar sana kendilerini nasıl tanıtıyorlarsa, önce öyle kabul et. 5.Endişelenmek vakit kaybıdır.Öyle yapacağına, endişelendiğin şeyle ilgili bir şey yapmaya harca o zamanı. 6.Neye inandığın, hayallerinden, isteklerinden ve beklentilerinden çok daha güçlüdür.Sonunda her zaman, inandığın şey olursun. 7.Sadece tek bir dua edeceksen, o ''ÇOK ŞÜKÜR'' olsun. 8.Mutluluğun verdiğin sevgi kadardır. 9.Hata, seni başka yöne yönlendiren bir yol işaretidir. 10.Herkesin dediğinin aksine davranırsan, dünya yıkılmaz. 11.İçgüdülerine güven, onlar yalan söylemez. 12.Önce kendini sev.Sonra da...

HİÇ ÜZERİME ALINMAM...

10 yılda 1 kitap okuyoruz! Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES)'nın düşünce kuruluşu olan DESAM'ın 'Kütüphaneler Haftası' dolayısıyla hazırladığı rapora göre; Türkler 10 yılda ancak bir kitap okuyor. Aynı rapora göre bir Japon yılda 25, bir İsviçreli yılda 10, bir Fransız ise 7 kitap okuyor. Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Türkiye'de kitap okunmamasının yapısal nedenleri olduğunu belirterek, okul öncesi dönemden üniversite eğitiminin sonrasına kadar kitap okumanın stratejik bir konu olarak ele alınmadığını söyledi. Kültür, eğitim ve bilim merkezleri olması gereken kütüphanelerin Türkiye'de kitap okutma stratejilerinin olmadığını, kitapların halen e-kitap haline getirilemediğini, oysaki çağımızda kitabın, okurun evine, otomobiline, ayağına kadar götürülmesi gerektiğini kaydeden Gürkan Avcı, "Günümüzde otomobilde, yolculukta, tatilde kitap okumanın önü açılmalıdır. Bunun için sesli kitaplar da yapılmalıd...