Ana içeriğe atla

Başlangıç....

  Nerden başlasam nerden başlasam diye düşünürken başla bir yerdende nerden başlarsan başla dedim sonunda kendime artık.İnsanın kendisini iyi hissetmesi için ne gerekiyorsa onu yapmalı diye düşünüyorum.Tabi ki mecburiyetleri yok sayarak değil..:))İçimizde saklı kalanları söylemek için bazı şeyler araçtır hayatımızda.Önemli olan bizim bu araçları, imkanları kendimiz için etrafımızdakiler için en iyi şekilde kullanmak.Herkesin bir amacı, hayat felsefesi olmalı şu hayatta...Benim savunduğum en önemli düşünce; mutlaka her insandan birşey öğrenmeli ve aynı şekilde öğretmeliyiz.Bilgi, hepimizin bildiği gibi sonsuz bu evrende ve ne güzel ki sonu da yok...En cahil insandan bile bir şey öğreniyoruz şu hayatta:Cahil Olmamayı...Umarım bu vesile ile tanışırsak sizinle birbirimizin hayatına yeni anlamlar yeni bilgiler katmak dileğiyle....MERHABA...:))))

Yorumlar

F KLAVYENİN SIRRI dedi ki…
sevimli bereketli olsun =)
Zeynep dedi ki…
düşüstü siyahlar malikanesi; teşekkür ederim sürekli olması dileğiyle...
KeleBek MisâLi ... dedi ki…
hayirli olsun :) blog dunyasina hosgeldin :) insallah cok guzel paylasimlar goruruz insallah,

sevgilerimle
Zeynep dedi ki…
KeleBek MisâLi; çok teşekkür ederim her daim olması dileğiyle inşallah...
Pembe Kabuk dedi ki…
aramıza hoşgeldiniz :)
Zeynep dedi ki…
Pembe Kabuk; çok teşekkür ederim:))
cicibiciseyler.com dedi ki…
HOŞGELDIN CANIM BLOG DUNYASINA..=)
TAKIPTEYIM BENDE.
VE ETKINLIGIME KATILDIGIN ICINDE COK COK TESEKKUR EDERIM.
Zeynep dedi ki…
cicibiciseylerr.blogspot.com bende çok teşekkür ederim güzel paylaşımlar olması dileğiyle inşallah...:)
Blogger Bolat dedi ki…
Başlamalı bir yerden ve düzenli olarak yazmalı :)
Zeynep dedi ki…
Çok teşekkür ederim.Dilimizin döndüğü, elimizin yazdığı kadar paylaşımlar olması dileğiyle...:)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sadece Tavsiye...

Kışın en keyifli yanı da kendine ayırdığın uzun zaman dilimleri.Günler ne kadar kısalsa da kendine ayırdığın zaman dilimi aslında daha çok artıyordu. Kendi kendini dinlediğin, yeni kitaplar, müzikler, filmler keşfettiğin en güzel zamanlar.Böyle zamanlarda insanın kendine yararlı olduğu,içinde yeni renkler keşfettiği uyanışların en güzelini yaşadığı nadide zamanlar. Benim de kendi içimde böyle yeniliklere yer açmaktan zevk aldığım en güzel mevsimdi artık kış.Kışı sevmeme neden olan en güzel bahane.Yoksa soğuğun yağmurun nesini seveyim;)Aslında kış çoğu insana göre karamsarlık mevsimiydi.Psikolojik olarak etkilendiğimiz bir gerçekti.Ama doğaya uyum sağlamaktan başka çaremizde vardı mutlaka bunun içinde de bir güzel yol bulabilirdik.Bu zamanlarda kendimce yeni keşfettiğim yeni yeni ilgi duyduğum şeyleri paylaşmak isterim naçizane. Ve sen şu anda bu yazıyı okuyan sevgili okur senin tavsiyelerini de duymak isterim yaz bana olur mu:) Buyurun bakalım neler varmış listede: *Kitap Şe...

HİÇ ÜZERİME ALINMAM...

10 yılda 1 kitap okuyoruz! Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES)'nın düşünce kuruluşu olan DESAM'ın 'Kütüphaneler Haftası' dolayısıyla hazırladığı rapora göre; Türkler 10 yılda ancak bir kitap okuyor. Aynı rapora göre bir Japon yılda 25, bir İsviçreli yılda 10, bir Fransız ise 7 kitap okuyor. Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Türkiye'de kitap okunmamasının yapısal nedenleri olduğunu belirterek, okul öncesi dönemden üniversite eğitiminin sonrasına kadar kitap okumanın stratejik bir konu olarak ele alınmadığını söyledi. Kültür, eğitim ve bilim merkezleri olması gereken kütüphanelerin Türkiye'de kitap okutma stratejilerinin olmadığını, kitapların halen e-kitap haline getirilemediğini, oysaki çağımızda kitabın, okurun evine, otomobiline, ayağına kadar götürülmesi gerektiğini kaydeden Gürkan Avcı, "Günümüzde otomobilde, yolculukta, tatilde kitap okumanın önü açılmalıdır. Bunun için sesli kitaplar da yapılmalıd...

Hep Bir Yerlere, Bir Şeylere Yetişme Telaşındasınız Değil Mi?

Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi? Hiç vaktiniz yok, "Fast live", "Fast food", "Fast music", "Fast love"... Dikte ettirilen "yükselen değerler", "in" ler, "out" lar... Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi. Dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar, Size sesleniyorum! Hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini? Copy-paste yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını? İçinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz maille arkadaşlarınıza? Sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız? Öpüşmek için hangi tuşlara basmak gerekir? Ya da geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman? Doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını? Ve ıslak toprak kokusu var...